Geleceğe Şükretmek (Şükürde yeni bir boyut)

8820168-nature-wallpapers-hd

“Şükret!” birbirimize vereceğimiz en değerli tavsiyelerden biridir.

Elimizdekilerin değerini bilmek, sadece iyimserlik ve olumlu düşünme olmayıp, farkındalığımızın derecesini yükseltmeye, gerçekçi olmaya da yarar. Kimi zaman sağlıklı bir değerlendirme yapamadığımızda biri bize bu değerli öğüdü verir: “Şükret!”

Genellikle şu an elimizde olanlara dair bir teşekkürdür şükretmek. Dünyanın bütün coğrafyalarında bize verilenlere teşekkür etmek gelenekselleşmiştir. Bu teşekkür “armağanı” gönderen makama yöneltilir. Kimisi inandığı Yaratıcıya, kimi Doğa’ya ya da Evren’e yöneltir minnetini.

Kendimizden daha zor durumda insanlar olduğunu farkettiğimizde, içinde bulunduğumuz durumun artı ve eksilerini hesaplar, kıyas yaparak “göreceli” bir değerlendirmeye varırız. Sonuçta halimizden memnun olmayı daha uygun bulur, şikayet etmeyi, sızlanmayı keser ve “Şükür!” deyiveririz. Ancak şükretmenin derecelerinden sadece biridir bu eylem.

mosaic2original

Yaşam bir yolculuktur. Hep birlikte katettiğimiz bir yolda ilerleriz. Ancak bu yolculuk, mesafelerle ilgili olmayıp ruhsal bir olgunlaşmadır. Bir hedefe, ruhsal bir olgunluk haline doğru yol alırız. İşte o varış noktasında, tamamlanmış bir Yap-Boz (Puzzle) karşımıza çıkar. Bu bitmiş resim, yaşarken sadece ayrı ayrı parçalarını farkedebildiğimiz bir “Varoluş” resmidir. Ruhsal olgunluk noktasında bu büyük resme bakacağız ve tüm yaşanmış olaylar içiçe ve tamamen anlamlı görünecek. Herşeyin nedeni apaçık olacak. Her acının ve mutluluğun gerekli olduğunu, bize bir şey öğrettiğini idrak edeceğiz. Şimdilik parçaların bazıları sizde, birkaçı başkalarında, hatta bizler de bu parçalarız. O büyük resme baktığımızda, orada yerimizi aldığımızda hepimiz kardeş olduğumuzu bileceğiz. Zıtlıklar yok olacak. Dost düşman kalmayacak.

İşte bu “her şeyin gerekli ve hayırlı olduğu” bilinci, bizim sadece olmuş ve olan kazanımlara şükretmemizi değil, gelecekte olacaklara da şimdiden şükretmemizi gerektirecek bir bilinçlilik durumudur.

Tren tünelden çıkmadan rüzgarını hissederiz ve beklemenin sıkıntısı o an iç ferahlığına dönüşür. En nihayi geleceğin sadece hayırlı olacağı, geçmişin yeniden okunacağı, bu yolla hakların dağıtılıp haksızlıkların silineceği bir varış noktası, mümkün olan tek ruhsal kaderdir.

puzzle-pieces“Ey Yaradan! Bana verdiklerin, elimde olanlar ve yarın vereceklerin, henüz başıma gelmemiş olaylar için teşekkür ederim! Bunların benim eğitimime katkıda bulunduğunu biliyorum. Büyük resmin parçalarını içim rahat bir şekilde kabul edecek ve bunları neden yaşadığımı anlamak için mutlaka elimden geleni yapacağım.”

Suavi Kendiroğlu (2014)

Yorum bırakın

error: Content is protected !!